Son yıllarda Suriyeliler meselesi zaman zaman yükselen bir biçimde kamusal alanlarda çatışma problemi ya da siyasi mesele haline getirilmek istenmektedir. Bunun meydana getirebileceği nefret, başka insanlara karşı duyulan tepkisel tavırlar ve onların şiddete dönüşmesi gibi insanlık dışı davranışlar kadar, bunu bir duygu olarak taşımak, düşünce planında ifade etmek dahi nasıl bir marazi ruh halidir, bunu ele almak gerekir.
Irkçılık bir hastalıktır fakat sıradan bir rahatsızlık değil, Batı uygarlığının yükseliş döneminde ortaya çıkan bir hastalıktır. Bunun arkasında Batı’nın kendisine biçtiği ‘uygarlaştırıcı misyonun’ önemli bir payı vardır; Batı’nın ‘aşağı ırklar’ diye tanımladığı Batı kültürüne yani kendisine yabancı ve uzak kültürleri yok etme projesi, kendisine bağımlı kılma mücadelesi yeni değildir. Bununla beraber meselenin ‘ırk’ ekseninde somutlaşması Batı’nın sömürgecilik çağında medeniyetini dünyanın başka alanlarına taşıma sürecinde şekillenmiştir. Antropolojinin