“Türkçe ezan meselesi yarım yüzyılı geçen bir süre önce çözülmüş olmasına rağmen hâlâ tartışılıyorsa, ‘Tek Parti Yönetiminin’ icraatlarına hasret, ülkenin en eski siyasal partisi tarafından temsil edilip, seslendiriliyorsa, Reşit Galip gibi faşizan anlayışın sembolik isimleri gündemden düşmüyorsa; konunun bir geçmişe özlem, bir ‘gericilik sorunu’ diye geçiştirilmesi mümkün değildir.”
Sosyal bilimlere giriş derslerinde bahsedilen bir konudur: Her olayın arkasında görünür nedenler gibi duranların arkasına da bakmak gerekir, bunu yapmak içinde ‘yöntem’ öğretilir ki, bu görünen sebeplerin ya da ampirik olarak tezahür edenlerin gerisindeki görünmeyenlerin ortaya çıkarılmasının yoludur. Bilimsel düşünme biçimini gündelik tartışmalarda aramak elbette mümkün olmayabilir fakat bu meseleleri tartışanların yazıp çizenlerin en azından bu hassasiyeti göstermesi beklenmez mi?
MEDENİYET DEĞİŞTİRMEK!
“Cumhuriyet rejiminin kuruluşu konusunda iki yaklaşım ön plana çık