Mesut Bey en büyük siyasi rakibi olan Tansu Çiller Hanımefendi’nin de söylediği gibi zor zamanda ülkeye hizmet etmiş bir başbakandı; mekânı cennet olsun.
ANAP, 12 Eylül döneminin partisidir; Özal, bu süreçte askeri cuntanın bütün yönleriyle toplumsal olan her şeyi ezdiği, tabiri caizse toplumun bütün sivil damarlarını kestiği bir dönemde ortaya çıkmış, ‘tekno-bürokrat’ kimliğinden siyasete geçiş yapma fırsatı bulmuş bir şahsiyettir. Başta ABD olmak üzere sistemin bütün taleplerini yerine getiren cuntanın, militarist rejimi güçlendirip tahkim ettikten sonra, yerini kontrollü bir şekilde seçimle gelen hükümetlere bırakması öngörülmüştü. Olayların Soğuk Savaş dünyasında yaşanmakta olduğu hatırlanırsa, Batı sisteminin ‘ileri karakolu’ olarak gördüğü ülkede seçimlerle işbaşına gelen fakat kontrol altındaki hükümetlerle kendini güven altında olmayı tercih etmesi anlaşılabilir.