Dünya kapitalist sisteminin neo-liberal rüzgârlarla içine girdiği dönem kapandı; bu süreç aynı zamanda geleneksel ‘sol’ politikaların da sonunu getirmiştir. Neden mi? Neo-liberal dalganın yükselmeye başladığı 1980’li yıllarda dünya solu önce kendi bulunduğu yerden buna cevap vermeye çalışsa da 1990’larda Sovyetlerin çöküşüyle yaşanan şok Avrupa solunun da neo-liberal rüzgâra kapılmasının önünü açmıştı.
Bunun en bilinen neticesi Batılı sol/sosyalist ve sosyal demokrat partilerin hızlı bir biçimde kendi toplumsal temellerinden, onların örgütlerinden, sendikalardan uzaklaşmaları olmuştur. Bu, söz konusu partilerin neo-liberal politikalara yönelmesini onların programlarına ‘benzer biçimde yeni programlar ve politikalar hazırlamalarına yol açacaktır. Başta İngiltere olmak üzere Avrupalı sol/sosyalist partilerde yaşanan bu değişim bu ülkelerin toplumsal sorunlarının artmasına yol açtığı gibi, ekonomide de yeni sorunlara sebep olarak 2008