CHP’nin seçim beyannamesini açıklamasından sonra tartışmaların vaatler üzerinde yoğunlaştığı görüldü. Bir partinin seçimlere girerken ortaya koyduğu programın içeriğini tartışmanın basitçe birkaç noktayı dikkate alması gerekir. “Birincisi, partinin kimliği, ideolojik tutumuyla ülkenin o anki gerçekleri yani imkânları ve sorunları arsında bir ilişki kuran, bir siyaset etme biçimini ortaya koyması beklenir. İkincisi, parti beyan ettiği metinde seçmenlerine yapmaya söz verdiği hususları, bu siyaset tarzının içinde sunarak onları herhangi bir siyasi kuruluştan farkını ortaya koyacak bir biçimde takdim ederek, bir vaat listesi olmaktan çıkarır. Üçüncüsü, parti beyannamesinde yer alan sözgelimi ekonomik vaatler bir ekonomi politikasının içine yerleştirilerek, hangi ekonomik araçlar, hangi yöntemler kullanılarak bu hedeflere nasıl ulaşılacağı gösterilmeye çalışılır.”
CHP’nin seçim beyannamesi bütünüyle bu özenden yoksun görünmektedir. Bu beyannamenin mesele Cem Uzan gibi popülizm yapan konjonktürel birisinin adıyla yan yana anılması kimsede şaşkınlık yaratmamaktadır. CHP, reklamcının siyasi aklıyla seçime girmeyi göze almışsa bu partide sorun çözülemeyecek kadar derindir denebilir.