Düşüncenin gelişiminde mitolojiden, tarihsele, dine, felsefeye, bilime geçmek kolay olmamıştır. Düşünce ile efsaneyi birbirinden ayırmak oldukça önemlidir. Günümüz Türkiye’sinde bilhassa bazı aydınlar için mitolojiye duyulan inanç, neredeyse dine inanmaktan kolay bir iş halindedir. Koskoca adamların mitolojik masallara duyduğu ilginin, hayranlığın ötesine uzanıp dinsel bir nitelik kazandığını görmek şaşırtıcı değil midir? Bu davranış biçiminde, bu tür anlayışların sürdürülmesinde arkeolojik veriler etkili olmuş olabilir fakat bu zihniyet yapısının, bu davranışın sebebi kendi kültür dünyasına, kültürel anlam sistemine karşı tavrında aranmalıdır.
Şüphesiz mitolojik bilginin bir değeri arkeolojik verilerin bilhassa tarih öncesini anlamak bakımından önemli bir yeri vardır. Bilimsel bakımdan sorun mitolojinin ve arkeolojik olanın tarihsel ve sosyolojik olana karşı bir konuma yerleştirilmesiyle ilgilidir.
TARİHSİZ OLMAK
Eski Grek mitolojisinden birçok hikâ