Türkiye, tüm engelleme teşebbüslerine rağmen dünyanın dört bir yanında insanî faaliyetlerini artırarak sürdürmeye devam ediyor.
Bu insanî faaliyetler sadece bir alanla sınırlı değil. Kendisine gelen taleplere göre Türkiye artık insanî faaliyetlerini çeşitlendirme ve bunu sahada gerçekleştirebilme kabiliyetine ve gücüne sahip bir ülke. İçinde bozulmuş gıdaların olduğu üç beş gıda kolisi ve yırtık beş on çadır göndermekle övünüldüğü günlerin çok ötesinde yeni bir Türkiye var.
Son yıllarda Türkiye; din, dil, ırk ayrımı yapılmadan mazlum ve mağdurların sığınağı bir ülke olmayı da geride bırakıp haksızlığın, zulmün olduğu yerde mazlum ve mağdurdan yana müdahil olan bir ülke oldu.
Her alanda savunmayı değil taarruzu benimseyen bir yönetimle Türkiye sömürgecilerin, işgalcilerin planlarını bozmakta. Türkiye açık ve örtülü insanî faaliyetlerini taarruz şuuruyla sürdürmeye devam ediyor; işte Suriye, işte Libya, işte Katar, işte Akdeniz, işte Somali, işte Azerbaycan, işte Kıbrıs…