Bir grup gazeteci olarak, Bilim Eğitim Kültür Araştırmaları Merkezi ve Bülbülzade Vakfı'nın ortaklaşa gerçekleştirdiği ''Suriyeli Göçmenlerin Uyum Sürecinde Sivil İletişim ve Koordinasyon Platformu'' projesi kapsamında geçen hafta Suriye gitmiştik. Bir önceki yazımda, Suriye'deki Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgelerindeki izlenimlerimi kısaca yazmıştım.
Yazının sonunu, ''Bölgede faaliyet gösteren devlet ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri sadece insanî yardımla yetinilmeyeceğinin farkında. İnşaallah bir sonraki yazımda bu mühim mevzu üzerine yazmaya çalışacağım'' diye bitirmiştim. Suriye tarafına geçmek için hazırlıklar sürerken Anadolu Platformu Başkanı Turgay Aldemir'le Sivil Toplum Kuruluşları'nın yardım faaliyetleri üzerine konuşurken yaramı deşen şu tespiti yaptı: ''Tamam un gönderiliyor güzel... Ben bir gecede bir kamyon un toplarım ama bu insanlara fikrî olarak ne vereceğiz? Yardım götürdüğümüz insanlara verecek, güzel tercüme edilmiş bir tane Osmanl