SON zamanlarda, küçük çocuklarla ilgili istismar, kaçırılma, öldürülme haberleri, gündemi işgal etmeye başladı.
Yeni bir durum değil zaman zaman bu içerikli haberler ortaya
çıkıyor. Kısa sürede gündemden çıkıyor ama artık saklanamayacak bir
gerçek olarak toplumsal vicdanı örseliyor.
Devlet yetkilileri, her çocuk istismarında ‘kimyasal hadım’dan,
‘idam cezası’nı geri getirmeye kadar çareleri dillendiriyorlar da
ortada sadra şifa bir çare yok!
Çocukların sapıklardan korunması için hangi tedbirlerin
alındığı/alınacağı konusunda kamuoyuna tatmin edici bir açıklamada
bulunulmuyor.
Kripto bir cemaatin devlete sızmış elemanları amansız takipler
sonucunda başarıyla yakalanıyor, içeri atılıyor, sokaklarda küçücük
sabiler,
ağzından salyalar akarak gezen sapıklardan korunamıyor. Her güne
bir kadın cinayeti düşüyor. Kadınlarımızı ve çocuklarımızı
koruyamayacaksak, bu aileler ne yapacak?
Çünkü, küçücük çocuklar, kadınlar kendilerini koruyamıyorlar.
Son yıllardaki çocuk istismarlarının bir envanterini çıkarıp
yayınlamak ve gerekli tedbirleri açıklamak gerekiyor.
Lafla çocuk istismarlarının önüne geçmek mümkün değil...
Eylül’ü, Leyla’yı koruyamayacaksak, söyleyecek söz yok artık.
AMSTERDAM'DAN ADALAR'A ÖRNEK
KOLAYIMIZA gelen yasaklamak. Adalarda faytonlara koşulan atlar
eziyet çekiyorsa, çözüm bu atlar için modern ahırlar yapmak. Bu
belediyelere çok büyük maliyet getirmez. Bir de faytoncuları
eğitmek ve onlara otantik kıyafet giydirmek gerekiyor. Eğitim,
adabı muaşeret ve tarih üzerine olmalı. Bu adalara gelen turistlere
de ilginç gelir.
...