KILIÇDAROĞLU'nun 52 kişilik PM listesinin yarıdan fazlasının 27 üye ile delinmesi 'bir kızgınlığın' ifadesi olarak ortaya çıktı.
Bunun anlamı “Kılıçdaroğlu sen artık yanlış yapıyorsun, sana güven duygumuz giderek azalıyor” diye yorumlanıyor. Oransal olarak yüzde 51’le Kılıçdaroğlu’na ‘hayır’ anlamı çıkıyor.
Halbuki, PM ve MYK’nın en az yarısının değişeceği parti kulislerinde dillendiriliyordu. Tersi oldu.
Aslında ‘istikrarı’ korumak istiyordu, genel başkan.
Ne yazık ki, Kılıçdaroğlu bu beklentilere uzak durdu. Eleştiri konusu olan ‘kadrosu’nu dağıtmak istemedi.
Ama buna cevabı ‘delege’ ağır şekilde verdi. Genel Başkan dördüncü seçimde ‘karizmayı’ çizdirdi.
Kongre salonunda ilk kez Kılıçdaroğlu’na olumsuz ‘laf” edildi.
Örneğin, eski teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin babası, oğluna verilen sözlerin tutulmadığını, listeye konulmadığını gördüğünde çevresine ağır eleştiriler yöneltti. (Ancak Çelebi’nin listeyi delmesi büyük bir başarı sayıldı.)
KODAMANLARIN OYUNLARI
PM seçimi pazar günü saat 10.00’da başlayacaktı... Ne yazık ki, listelerin hazırlanması gerekçe gösterilerek sonunda 16.00’da oylama başlayacak dendi, daha sonra 17.00’ye alındığı bildirildi. Bu arada bir aday “Ben oyunlara alet olmak istemiyorum” diyerek İstanbul’a geri döndü. Gecikme taktikleri ‘oyunlara’ gebeydi...
Nitekim öyle de oldu; ancak 20.00’ye doğru seçim başlayabildi. Genel merkezin ‘kodamanlarının’ bir oyunuydu bu. Çünkü muhalif delegeyi yıldırmak için vakit kasıtlı olarak geciktirildi. Nitekim, saat 06.30’da sonuçlar alındı.
Kongre salonunda bize anlatılanlardan bir özet aktarırsak işlerin iyi gitmeyeceği anlaşılıyor: