CHP köklü dönüşüm ve değişimlerin de konuşulduğu bir kurultay arefesinde.
Yapısal ilkeleri gereği CHP kurultayları sancılı da geçse, heyecan ve coşku hiç eksik olmamıştır. Ne yazık ki bu kez durum çok farklı. Halk bıkkın, öfkeli, umutsuz... Ve içine düştüğü açmaza sebep arıyor. Dolandırmadan koyalım ortaya. Müsebbip siz görülmektesiniz Sayın Kılıçdaroğlu. Bu nedenle de ta baştan açık edelim sözümüzün özünü: Aday olmayın.
Ben kim miyim? Siyaseten huzura ermiş bir ülke dışında hiçbir kişisel ikbal kaygısı taşımayan, ODTÜ ‘68 kuşağı’ndan bir neferim. 80’in üstüne merdiven dayamış olsam da ununu eleyip eleğini asmışlardan değilim. Eğitimciyim. Okuyan, yazan, düşünen, konuşan birisi olarak da bilinirim. CHP üyesiyim. Parti kademelerinde görevler de aldım.
Şayet, düşündüğünü söylemede, laik, demokratik sosyal hukuk devletini savunmada, yurtseverlikte, Ata’nın Gençliğe Hitabesi’ni ‘sefer görev emri’ bilmekte, haksızlıklar karşısında direnmede ‘senden-ondan-bundan geri kalır değilsem’ ülkemin yararına inandığım konularda taraf olmayı salt hak değil görev de bilirim.