Ne diyelim... Yaşanabilecek bir İstanbul için yapılabilecek tek şey kaldı elimizde!
Anlatalım.
Geçmişte İstanbul’a kar yağmıyor diye şikâyet ediyorduk. Kardan vazgeçtik, artık yağmur bile yağmıyor.
Ne yazık ki görülmemiş, büyük bir kuraklık yaşıyoruz. Gerekli tedbirleri hızla alamazsak korkarım ki yakın bir gelecekte çok daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalabiliriz.
26 Ocak 2012’de yine sizin köşenizde İstanbul’un sorunlarını ayrıntılarıyla açıklamıştım.
İstanbul’u aşırı beton yığınları ve yoğun insan kalabalıklarıyla büyük bir ısı adasına dönüştürdük.
Ne yazık ki yağmur bulutları İstanbul’a giremiyor artık. Bunu herkesin görmesi lazım.
İstanbul’un bozulan ekosistemini bir nebze de olsa düzeltebilmemiz için yapabilecek tek şey kaldı elimizde.
Su havzalarında bugüne kadar boş kalabilmiş topraklarda yeni ormanlar kurmak.
Zaman hızla ve acımasızca aleyhimize akıyor.