Perşembe
RUSYA'nın Suriye'deki kuvvetlerinin bir kısmını çekmesi, tüm dünyada şok etkisi yarattı.
Bu durumu, Suriye ile ilgili her ülke kendi çıkarına göre yorumladı. AKP iktidarı Rusya düşmanlığı kokan ama temkinli bir yaklaşım ile yaklaştı.
Amerika olumlu karşıladı. Ancak içinde bir bit yeniği var diye, ABD Dışişleri Bakanı apar topar Moskova’ya gitti. Rusya’nın Suriye’ye gelişi de bu şekilde ani olmuştu.
Şunu görüp iyice anlamamız gerekmektedir:
Neresinden bakarsanız bakın, Amerika ve Batı Suriye’de kaybetmiştir. Amerika’nın Suriye’de bizi de kullanarak Suriye’de yarattığı terörün tek kazancı, Suriye’yi istikrarsızlaştırarak, İsrail’in güvenliğini sağlamış olmasıdır.
5.5 ay içinde Rusya Suriye’de ne yaptı diye bakarsak: Yıkılmakta olan Suriye devletini yeniden ayakta tuttu. Terörün üzerine, 9 bin hava saldırısı ile terörün önemli bir kısmını dağıttı. El-Nusra ve IŞİD’e büyük zayiat verdirdi. Petrol kaynaklarını kesti. Önemli bir kısmının teslim olmasını sağladı.
Rusya’nın en önemli kazancı; Amerika’ya hiç benzemediğini, meşru ilişkiler içinde olduğunu, terör yaratan değil, terörle savaşan bir ülke olduğu kanaatini dünyada güçlendirdi. Ancak uçağın düşürülmesi sonucunda Türkiye’ye karşı, sanki Türkiye, Erdoğan’dan ibaretmişçesine Türkiye’ye tavır alması Rusya açısından da çok yanlıştı.
Suriye’de en çok kaybeden Türkiye olmuştur. Kaybetmeye devam etmektedir.
Suriye ile ilgili her devlet Suriye siyasetini değiştirmeye çalışırken veya değiştirmişken (ABD ve Rusya), Türkiye’nin siyaset değiştirmemesi, Türkiye’nin hâlâ kaybetmesine neden olmaktadır.