ADNAN Menderes ile ilgili yayınladığım kitap çalışmasındaki tespitlerimden bazıları, geçen hafta TRT'de yayınlanan; 'Nasıl Oldu, Ne Oldu' programındaki sorulara cevap olacaktır:
Siyasete Atatürk tarafından sokulan Adnan Menderes, 1946’da DP’yi kurup 1950’de iktidar olduklarında CHP’nin temelini oluşturduğu projeleri icraata geçirir. İnönü, seçimlerden sonra iktidarı Menderes ve Celal Bayar’a devrederken, özelikle doğuda başlattıkları eğitim kalkınmasını hatırlatır. İnönü, Bayar’a Tunceli ilinin eğitim yönünden Türkiye ortalamasının üstünde olduğunu da ifade eder. Ayrıca, doğuda bir üniversite kurulması için çalışmaların yapıldığını İnönü bizzat Menderes’e ve Bayar’a ifade eder. (Bugünkü Erzurum Atatürk Üniversitesi), yatılı bölge okullarının temelini de CHP atar. İnönü, Kürtlerin ve Türklerin çocukları birlikte okusunlar diye yatılı bölge okullarının merkezi yerlerde yapılmasına dikkat eder. İnönü, ağaların baskısından kurtarmak amacı ile batıya göç ettirdiği Kürtlerin çocukları eğitimlerini tamamlayarak, Menderes döneminde işbaşı yaparlar. Bitlisli siyasetçi Kamuran İnan, liseyi Bursa’da okumuştu. Doğudaki demiryolları, köprüler, toprak reformu, barajların yapımı projelerinin temeli CHP döneminde atılmıştı.
Örneğin Adnan Menderes’in açılışını yaptığı Urfa-Birecik köprüsünün projesini İsmet İnönü, 1935’te Kürt raporunu hazırlarken konuyu Atatürk’e iletmiştir. Menderes, yağmurlu bir günde doğuyu Akdeniz’e bağlayan Urfa-Birecik köprüsünün açılışını yaparken, köprünün açılışında halk sevinçten 350 kurban kesmiş ve 50 bin kişi açılışa katılmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dile getirdiği nüfus artışı politikası da 1938’de adliye vekili Şükrü Saracoğlu’nun başkanlığında kurulan komisyon ile yasalaşmıştı. Menderes, Malatya’ya bağlı olan Adıyaman ilçesinden oy almak amacı ile 1954’te Adıyaman’ı il yapmış; aynı tarihte Kırşehir ilini de ilçe yapmıştı. 17 Aralık 1959’da Kürtçülük yaptıkları gerekçesi ile 49 aydın Kürt, bu dönemde cezaevine konulmuştu. Ayrıca 1959’da Kürtlerin, Ape Musa’sı (Musa amcası) olan Musa Anter’in yazdığı ‘Kımıl’ şiiri mahkemelik oldu. Cumhuriyet tarihini analiz etmek için resmin bütününe bakmak gerekir. Arşivlere bakanlar yazdıklarımı göreceklerdir. Başta TRT olmak üzere bazı TV kanalları değişik görüşlere yer verseler, hem izleyici kitlesi kazanırlar hem de yayın için harcanan paralar boşa gitmez. İlgililere ve yetkililere duyurulur.
(CHP’li bir grup milletvekili dün TRT Genel Müdürü’ne tepkilerini ilettiler.)
Yrd. Doç. Dr. Ramazan TOPDEMİR
Günün sözü
“DİYANETİN kapatılmasına taraftarım. Ben Kuran-ı Kerim tefsiri yapan bir kişi olarak bunu söylüyorum. Kurani açıdan bakarsak insanlara bekçilik, vekillik yapmak ve herhangi bir dayatmada bulunmak Kuran’da yasaklanmıştır. İnsanları din namına koruyup kollayan, onlara vekillik yapan, onlar adına konuşan bir kurum olamaz. Bir defa Diyanet buna aykırı...” İlahiyatçı yazar İhsan ELİAÇIK
Cuma genelgesi 1975’te ve 1997’de iki kez iptal edilmişti
‘Yeni CHP değil, yeniden CHP’