1- 'Kiraların ve gayrimenkul satışlarının Türk Lirası ile yapılma mecburiyeti' iyi bir adımdır; ancak yeterli değildir. 17 Temmuz 2018 günkü yazımda belirttiğim gibi, Türkiye’de her şey Türk Lirası ile alınıp, satılmalıdır. “Döviz kazancı olanların kirası, döviz olabilir” anlayışı yanlıştır. Gelişmiş ülke olmak, gelişmiş ülkelerle aynı prensiplerle hareket etmek istiyorsak, ülkemizde her şeyi Türk Lirası ile alıp satmalıyız. Buna, turistik işletmeler de dahil olmalıdır. Onlar, yurt dışı müşterilerine dövizle satış yapabilirler; ama Türk müşterilerine Türk Lirası olarak fiyat vermelidirler.
Eğer her şeyi Türk Lirası’na dönüştürmezsek, gerçekleşen devalüasyonun da bir önemi kalmaz. Adam dövizle fiyat veriyorsa, dövizdeki artış, onu ilgilendirmez. Türk Lirası’nın değer kaybı devam eder; sürer.
Çünkü, Türk Lirası’nın ucuzlaması işe yaramamış demektir. Mal ve hizmet alım satımı Türk Lirası ile yapılmadığı sürece de, buna benzer krizler ve devalüasyonlar peşimizi bırakmaz.