Geçen hafta Mardin’deydim. Mardin Valiliği’nin ev sahipliğinde Polis Akademisi’nin “PKK’nın Bölgesel Terör Ağı Yapılanması” başlıklı raporunu değerlendirmek üzere düzenlenen çalıştaya Polis Akademisi Başkanlığının daveti üzerine katıldım.
PKK-PYD ilişkisini de ortaya koyan Rapor, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından son ABD ziyaretinde Trump’a da verilmiş. Rapor, Polis Akademisi’nden; Doç.Dr. Bayram Ali Soner, Yard.Doç.Dr. Ömer Aslan ve Araş.Gör. Hakan Kıyıcı imzasını taşıyor.
Rapor önemli tespitleri içeriyor. Raporda örgütün “şemsiye terör örgütüne” dönüştüğüne işaret ediliyor ve raporun “PKK’nın PYD ve YPG’si” ve “Kollar arası geçişkenlik” bölümlerinde, örgütün bölgesel yapılanması tüm verilerle ortaya konuluyor. PKK’nın şemsiye yapısı; İran’da Ku¨rdistan Hu¨r Yaşam Partisi’ni (PJAK), Suriye’de PYD ve Irak’ta Ku¨rdistan Demokratik Çözu¨m Partisi’ni (PCDK) içeriyor. Bu üç ana kollun yanı sıra birçok marjinal sol terör örgütleri de PKK’nın bölgesel karakterli terör ağıyla irtibatlı durumda. Bu noktada ifade etmek gerekir ki, küresel terör baronlarının yönettiği terör ağı, örgütler arası sık geçişkenliği öngörüyor. Bu zeminde terör örgütleri arasında işbirliği göze çarpıyor. PKK’nın ideolojik temeli bu işbirliklerini Irak, Suriye ve İran’la sınırlı tutmayarak, daha geniş bir ağa yöneltiyor. Raporda bunun örneği, PKK’nın işbirliği yaptığı terör örgütleri olarak; Peru’da Aydınlık Yol, Fransa’da Doğrudan Eylem, İtalya’da Kızıl Tugaylar, Lübnan’da Silahlı Devrimci Fraksiyon, Sri Lanka’da Tamil Kaplanları ve Kızıl Ordu Fraksiyonu (Baader-Meinhof Çetesi B.Almanya) sıralanarak veriliyor.