İnsan ilişkilerindeki karmaşıklığı çözemeyen beyin ve sinir cerrahisi ünlü bir doktor şöyle yakınıyor: “Bizim mahallede bir temizlik görevlisi var. Her sabah arabama binip işe gitmek için evden çıktığımda beni görür görmez güler yüzle sıcak ve içten bir selam verir, Günaydın der ve sonra tekrar işine devam eder.
Oturduğum apartmanda bir de meslektaşım olan bir doktor var. Ara sıra asansörde karşılaşırız kendisiyle. Selam verdiğimde gözü yukarıda sadece başını sallar, dışarıya atılmak için bir an önce asansörün kapısının açılmasını bekler.
Şahsen eğer bir gün hayatta kalmam bu doktora bağlı olsa, kabrimin tozlarını o çöpçünün silip süpürmesi, yaşama dönmemi sağlayacak olan o doktorun tedavisinden daha lezzetli olur benim için…
İşte bu sebeple diyorum: Bir insanın yüksek eğitimli olmasıyla anlayışlı ve şuurlu insan olması arasında asla bir ilişki, bir alaka yoktur!”
Kaliteli insan olmanın soy sopla, ırkla, eğitimle veya zenginlikle doğrudan bir alakası yok.
O başka bir şey.