“17. yy hikâyecilerinden La Fontaine, bir Doğu hikâyesi olan ‘Ağustosböceği ile Karınca’yı taban tabana zıt olarak Batı'ya uyarlamıştır.
Doğu hikâyesinde karınca hırs ve aç gözlülüğü temsil ederken, Batı'ya uyarlanmış şekliyle kışlık yiyeceğini durup dinlenmeden yuvasına taşıyan karınca; çalışkanlığın ve uzak görüşlülüğün timsalidir.
Bu hikâyeden de anlaşılacağı üzere, Batı kendine yeni insan tekini oluşturma peşine düşmüştür.
17 ve 18. yy düşünürleri insanlığın ilerlemesi için, insanların bencil ve açgözlü olmaları gerektiğini söyler.”
Yukarıdaki alıntı Sezai Karakoç’un “İslam Toplumunun Ekonomik Strüktürü’ isimli kitabını değerlendiren Ömer Akyıldız’ın İslam İktisadı.net sitesindeki inceleme yazısından.
Şiirden hikâyeye düşünceden denemeye kadar uzanan geniş bir yelpazede eserler veren Sezai Karakoç’un “İslam Toplumunun Ekonomik Strüktürü’ isimli kitabında din, tarih, sosyoloji gibi alanların yanı sıra ekonomi gibi teknik bir alanda da çok önemli tespitler yer almış.