Ne güzel… Koreler birbirine karşı yumrukları sıkılı bekliyor. Tepelerinde gezen Amerikan bombardıman uçakları teyakkuzda diyorlar.
Tam bu sırada Amerika Birleşik Devletleri’nde aşırı sağcılar eylem düzenliyor, beyaz ırkın üstünlüğü iddiası safsatasıyla. Sokaklarda askeri birlikler asayişi sağlamak için geziniyor sanıyorsunuz, o güvenlik yelekli otomatik silahlı adamların o aşırı sağcıların güvenliğini sağlayan manyaklar olduğunu öğreniyorsunuz.
En ironik olan da bunca meselenin içinde veya kenarında ya da karıştırıcısı ülkenin Başkanı ha bugün ha yarın o makamdan edilecek gibi haberler akıp duruyor; Trump yine de keyfini bozmuyor, telefonda Meksika Başkanı'yla pazarlık yaparken ya da ona buna laf yetiştirirken twittırının başında sabah akşam.
Dünyanın onca yerinde savaşlar, iç savaşlar, terör, uyuşturucu katliamları sürerken tarihin en büyük mülteci sayısı oradan oraya sığınmaya çalışıyor.
Yine de eğlencemize bakabiliriz. Şu sıra insanın kendi kendini uğrattığı kazaların başında cep telefonları, küçük bilgisayarlarıyla yol ortasında kafalarını kaldırmadan cebelleşmeleri, direksiyon başında mesaj atmaya çalışmalar geliyor olmalı. Önünüzdeki araç şeridinden çıkıp çıkıp duruyorsa biliyorsunuz ki telefonla konuşuyordur sürücü.
Keyfi yerinde yani dünyanın.