Bugün 15 Temmuz, günlerden bir gün, ama Türkiye’nin tarihine, nevi şahsına münhasır bir darbeyle özdeşleşerek yazılmış olan bir gün. 8 sene önce Boğaziçi Köprüsünün girişinin tanklar tarafından kapatılmış olduğu duyurulduğunda bile ilk anda çok az kimse bunun bir darbe teşebbüsü olduğunu aklına getirebildi. Daha birkaç gün öncesine kadar Türkiye’de darbeden bahsedenin aklını peynir ekmekle yemiş olması gerektiğinin konuşulduğu bir atmosfer vardı çünkü.
Kim diyordu bu devirde darbenin olmayacağını? Tabii ki darbeyi veya tehdidini gerçek anlamda hisseden, hatta yaşayan kesimler değil, bilakis onların bu konudaki uyarılarını bir tür paranoya olarak görenler diyordu bunu. Hatta darbe bahsini iktidarın muhaliflerini...