II. Dünya Savaşı'nın en önemli sonuçlarından birisi bu savaşın öncesinde ve esnasında Yahudilere karşı işlenen soykırım suçunun bedelinin başta Almanlara olmak üzere bütün insanlığa ödetilmiş olmasıydı.
Dünyanın bir yerinde o ölçekte bir vahşet işlenmişse, dünyanın tamamının bundan sorumlu olduğu düşüncesi, doğrusu haksız bir düşünce değildi. Bugüne kadar Almanlar, babalarının veya dedelerinin işlemiş olduğu bu suçun tazminatını oğullar veya torunlar olarak maddi ve manevi ödemeye devam ediyorlar. Bu tazminat ve yüzleşme gereğinin altında yatan fikir insanlık tarihinde bir daha asla böyle olaylar yaşanmasın diyedir.
Ancak Almanya bir yandan ağır maddi tazminatlar öderken, dış politikasında İsrail'in bütün yaptıklarına seyirci kalmayı da bu hesaba saydırıyor. Buna karşılık soykırımlara, insanlık suçlarına karşılık gereken dersleri hala çıkarmamış olduğu açıkça görülüyor. Öyle olsaydı kendi halkından binlercesini Rabia meydanında vahşice katleden darbeci Mısır diktatörünü imzalayacağı 8 milyar dolarlık ticaret anlaşmasına tamah ederek evinde ağırlamazdı.
Dünyanın diğer kesimleri gün geçmiyor ki, filmler, konferanslar, sergiler ve sair yollarla, Yahudi soykırımıyla ilgili dramlarla bir duygusal bir paylaşıma davet edilmiyorlar.