Yunanistan’ın İpsala sınırında oraya buraya serpiştirilmiş gibi yarı çıplak, soğuktan donmuş insan cesetleri Avrupa’nın suratından akan makyaj boyaları gibi. Neresinden bakarsanız insanlık adına utanılacak bir durum, ama daha da fazlası gelecek dünyada bu sahneleri kayıtsızlıkla seyredenlerin başına gelecek daha büyük felaketlerin habercisi gibi.
Sığınmacılık her insanın başına gelebilecek bir felakettir çünkü. Aslında bu manzaraları seyreden herkesin o çaresiz, ruhunu teslim etmiş cesetlerin yerinde kendini düşünmeyi denemesi gerekiyor.
Bugün hiç kimse yarın bu duruma düşmeyeceğinden emin olamaz, dünyanın binbir türlü hali var. Depremi var, seli var, savaşı var, nükleer kazası var, iş savaşı var, istibdadı var, var da var. Doğal veya sosyal afet potansiyellerinin insanın geleceğine neler yazdığının hiçbir garantisi yok. Mülteci hukukunu tespit eden temel gerçek herkesin bir gün mülteci...