Yasin Aktay Yeni Şafak Gazetesi

Coğrafya bir kader midir?

bölümü Fas'ta gerçekleşen 5. Arap-Türk Sosyal Bilimler Kongresi'nin 2. kısmı Ankara'da Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde, Arap ülkelerinden de katılımla gerçekleşiyor. Arap...

12 Aralık 2015 | 186 okunma

bölümü Fas'ta gerçekleşen 5. Arap-Türk Sosyal Bilimler Kongresi'nin 2. kısmı Ankara'da Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde, Arap ülkelerinden de katılımla gerçekleşiyor. Arap dünyasındaki kitlesel mobilizasyonlar başlamadan önce hayata geçirilen bu girişim Türk akademisyenler ve araştırmacılar ile Arap dünyasının entelektüel birikiminin buluşturulmasını, etkin bir entelektüel-sosyal ağ oluşturulmasını amaçlıyordu. Aradan geçen süre içerisinde bu amaca önemli ölçüde ulaşıldığı söylenebilir. 2010 yılında ilki gerçekleşen bu Kongreden bu yana Arap ve Türk akademisyenler arasında çok daha yoğun bir trafik ve tanışıklık olduğunu, birbirlerinin çalışmalarına daha bir aşinalık oluşmuş olduğunu söyleyebiliyoruz.

Her yıl farklı bir tema ile toplanan kongrenin bu yılki konu başlığı “Güvenlik ve Jeopolitik”ti. Arap Devrimleri'nin bir karşı devrim dalgasıyla kaotik bir ortama sürüklendiği bölgede bu iki kavramın, özellikle de jeopolitik kavramının üzerinde daha dikkatli ve daha kapsayıcı biçimde durmak gerekiyor galiba.

Jeopolitik kavramı içeriğini nasıl belirlediğinize göre biçimlenen bir kavram. Kavrama en çok vurgu yapan düşünürlerin başındaImmanuel Wallerstein geliyor. Kapitalist dünya sistemini basitçe ifade edersek uzun meta zincirleri biçiminde devlet yapılarının birbirine eklemlenmesi şeklinde değerlendiren Wallerstein bu yapıyıjeopolitik ve jeokültür kavramlarıyla da besleyerek bir dünya sistemi biçiminde takdim eder. Diğer bir deyişle Wallerstein'in analizinin bir dünya sistemi biçimini almasında temel üç vurgudan ikisi jeopolitik ve jeokültürdür.

Wallerstein bu kavramları hem ABD hegemonyasının kültürel ve ekonomik hegemonyasını hem de azgelişmiş ülkelerin bu hegemonyaya direncini ifade edecek biçimde ikili bir anlamda kullanmaktadır. Bu çerçevede aslında Wallerstein'in küreselleşmeye yaklaşımı da anlam kazanmaktadır. Düşünüre göre küreselleşme adı verilen kavram ABD'nin ekonomik ve kültürel yayılmasından başka bir şey değildir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde, Filistin davası 23 Kasım 2024 | 109 Okunma Sömürge kafaların Yusuf Tekin’e garezleri 20 Kasım 2024 | 468 Okunma Değerlerimiz ve biz 18 Kasım 2024 | 144 Okunma Dini, ekonomik ve siyasi değerlerimizin durumu 16 Kasım 2024 | 120 Okunma İnsanlık için basit, İİT ve Arap Ligi için dev bir adım! 13 Kasım 2024 | 324 Okunma