Kendi ülkelerinde insan hakları, ifade özgürlüğü veya demokratik örgütlenmeyle ilgili sorunları olanların kendilerini ifade edebilmek ve seslerini duyurabilmek için başka mecralar arayıp bulmaları kaçınılmaz ve normal bir şey. İleri derecede demokratik ülkeler aynı zamanda ülkelerindeki insan hakkı ihlallerinden ve baskılardan kaçanlara verdikleri sığınma dolayısıyla hatta daha ileri düzeyde muhaliflere verdikleri ifade özgürlüğü imkanlarıyla da ayrı bir kalite ortaya koyarlar.
Bu her zaman başka ülkelerin içişlerine müdahale anlamına gelmez. Ortada gözardı edilemeyecek, vicdanları sızlatan ve başka bir çaresi olmayan bir zulüm varsa buna destek vermek değil, sessiz kalmak suçlanacak bir şeye dönüşür.
Türkiye şu anda İslam dünyasının birçok yerinde yaşanan bu türden zulümler için giderek ciddi bir platform olmuş durumda. Dünyanın birçok noktasından barındırdığı 5 milyona yakın mülteci ile dünyada en fazla sığınmacıya kapılarını açmış ülke olarak öne çıkıyor....