Karşı karşıya olduğumuz göçmenlik konusu aslında tarihte örneğine çokça rastladığımız sosyolojik olgulardan biri. Tarih boyunca çok farklı faktörler insanları yer değiştirmeye zorlamış veya teşvik etmiştir. Zorlamayla gerçekleşen göçler savaşlar, siyasi baskılar veya başka sosyal ve doğal afetler veya baskılar dolayısıyla gerçekleşir.
Yaşadığımız dünyada göçün nüfusa da orantılı olarak daha da artıyor olması, küreselleşme veya modernleşme dediğimiz cafcaflı hayatların bu soruna köklü bir çözümünün olmadığını gösterir. Ama sosyolojik perspektiften bakıldığında zaten göçün tamamen engellenemeyeceği de görülür. Tam aksine modern dünyada, silah teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte kitlesel katliam ve tehcirlerin de çok kolaylaştığı ve insan hayatının bir anda çok ucuzlayıp basitleştiği görülüyor.
Bugün Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle birlikte yaşananlar aslında biraz da...