7 Haziran seçimlerinin bariz sonuçlarından biri Kürt oylarının
önceki seçimlere nazaran önemli bir kısmının AK Parti'den koparak
kendini Kürt milliyetçisi olarak tanımlayan HDP'ye kaymış
olmasıydı. Bu kopuşu anlamlandırmanın bir yolu olarak Kürtlerin AK
Parti'den neden kopmuş oldukları sorusu üzerinde bir yoğunlaşma
yaşandı.
Kürtlerin AK Parti'den kopuşları, AK Parti'nin hangi hatasına bir
tepki olarak görülebilirdi? Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Kürtlere
karşı yapılmış bütün yanlışlara göğsünü siper ederek mücadele etmiş
olan ve liderinin ifadesiyle siyasi risk almaksa almak, baldıran
zehiri içmekse içmek, siyasi bedel ödemekse ödemekten çekinmeyen AK
Parti'den Kürtlerin neden kopmuş olduğunu sormanın tek açıklaması,
öyle görünüyor ki, tek başına AK Parti'nin tutumlarıyla
açıklanamaz. Neticede AK Parti'ye teveccühten ayrılıp HDP'ye
yönelen Kürtlerin dünyasında anlamak lazım bu hareketin gerçek
nedenlerini.
Önemli ölçüde Kürt nüfusunun kendini her türlü etnik milliyetçiliğe
karşı olarak tanımlamış olan AK Parti yerine, açık bir Kürt
milliyetçiliğini dava edinen bir partiye meyletmiş olduğu bir
gerçektir. Bu meylediş milliyetçiliğe kadar gitmeden, Kürtlerin AK
Parti'ye şu veya bu nedenle gösterdikleri bir tepkinin basit bir
ifadesi de olabilir