24 Nisan itibariyle devlet adamları, parlamentolar bir linç
çağrısına davete icabet eder gibi, arka arkaya Türkiye aleyhine
açıklamalar yapmaya başladı. Papa'nın sonradan “alıntıydı, bize ait
bir ifade değildi” demek zorunda kalacağı açıklamasının ardından
Avrupa Parlamentosu, Avusturya, Fransa ve Almanya devlet
makamlarından gelen beyanlar ve Rusya devlet başkanının
açıklamaları bu kampanyanın niteliği hakkında yeterince açıklayıcı
bir manzara oluşturuyor.
Açıklama yapan devletlerin her birinin tarihine bakıldığında
tarihleri soykırımların en vahşileri ve en sinsileriyle dolu.
Aslında manzara Hz. İsa'nın karşısına çıkarılan ve zina isnadıyla
taşlamaya çalıştıkları kadına karşı saldırgan durularıyla
Ferisilerin durumuna ne kadar da benziyor. Hani Hz. İsa bir o
kadının durumuna bakıp bir de her biri diğerinden daha günahkar,
her biri de o kadına bütün cürümlerini yükleyip kendilerini namus
kahramanına dönüştürmeye uyanıklığı sergileyen günahkarlara dönüp
demiş ya: “aranızda günahsız olan ilk taşı atsın”