Tabi bir de İstanbul seçimlerinin tekrarlanması Ramazan sosyalliğine apayrı bir dinamizm veriyor. Nefis muhasebeleri, partinin muhasebesine, partinin muhasebesi İslam milletinin geleceği için kafa ve kalp yormalarına doğru gidiyor.
Sahada en önemli gündem İstanbul seçimleri. Bu konuda kafası ve tavrı çok net olanlar da var, karışık olanlar da var. 16 milyonluk İstanbul’da 9 milyon seçmenin oy kullandığı bir seçimde oyların birbirine bu kadar yakın çıkmış olması karşısında bir itirazın olması kadar doğal bir şey olamaz. Bunu seçim sonuçlarını kabullenmemek olarak görmek ancak aksi yönde ve aslında izandan yoksun bir propagandanın çok etkili işlediğini ve başardığını gösteriyor. O zaman hiç de makul olmayan, akla ve izana ters böyle bir propagandanın nasıl oluyor da bu kadar etkili işliyor olduğu üzerinde durmak gerekiyor. Eleştiri yapılacaksa da özeleştiri yapılacaksa da bu hat üzerinden gitmek gerekiyor.
Aksini düşünün. Oylar yine birbirine bu kadar yakın ama AK Parti önde olsun. CHP adayı itiraz etmeyecek miydi? Seçim sonuçlarını etkileyecek nitelikte hatalar tespit edildiğinde hangi güç o seçimleri iptal etmeyi engelleyebilirdi?