Bütün insanlara anlatacak bir derdi, bütün insanların iyiliğini isteyen yücelikte gönlü olanların düşmanlıkları da, hasımlıkları da aşılamayan, doğuştan verilmiş özelliklere, mesela ırka, kabile ilişkilerine, cinsiyete, milliyete değil tamamen erdemlere dayanır.
Kendi akrabası, yakını, soydaşı dahi olsa zulmü irtikap etmiş kimseye sahip çıkmaz kendini ondan saymaz mesela. Buna mukabil kendi soydaşı, akrabası olmayanlarla bir erdem siyaseti etrafında dostluğu paylaşır. Türkiye’de İslamcı veya muhafazakâr siyasetin en büyük erdemi tam da bu esası benimsemiş olmasıdır. Bu esas üzerinde durduğu sürece Türkiye’de sosyal adaletin veya yargıdaki adaletin tesisinde emsalsiz katkılar yapmıştır. Ancak siyasetin iktidarla imtihan edildiği yerde bu esaslar üzerinde sebat etmenin zorluğu da her zaman kendini hissettiriyor.
Sahip olduğunuz erdemin düşmanlarınızca da...