“Siyasetin makamına değil çizmesine talip olunca yaşadığın topraklarda bıraktığın ayak izi imzan oluyor” diyerek başlamış Esra Elönü, Süleyman Soylu üzerine bir yazısına.
Arka arkaya yaşanan Akdeniz’deki yangın felaketleri, ardından Karadeniz’deki sel felaketlerinde ortaya koyduğu yaklaşımı çok iyi tasvir eden sözler bunlar. Onun bundan önce Elazığ depremi esnasında sahada yaptığı çalışmaları da yakından izleme fırsatı bulmuştum da siyasette gerçek başarıların, gönüllerde sahih bir yer etmenin yolunun ne kadar meşakkatli ne çileler doldurmayı gerektirdiğini aynelyakin gördüğümü hissetmiştim.
Siyaseti bir hükmetme değil, hizmet etme yolu olarak benimseyen anlayış aslında yeni icat edilmiş değil. Ancak uzun bir süredir Türkiye’de siyaset yolu millete hâkim olmaya çalışanlarca işgal edildiğinden, siyaset bir sahih eylem biçimi olarak tahrife maruz kalmıştı....