6 yıldır ancak hiçbir kural tanımayan bir terör örgütüne yakışacak şekilde esir tuttukları Mursi her iki şekilde öldürmenin muhtemel sonuçlarından çekindiler. Sisi’ye AB ve ABD’nin bu ikiyüzlü desteği var olduğu sürece onlardan yana bir çekincesi yoktu tabi. En uzun mızraklarını istediği çuvala sokuşturabiliyordu. Sığsa da sığmasa da çok önemli değildi. Dostlar mızrağın ucunu çuvalda görsünler yeterdi.
Ancak Mursi’nin bu şekilde öldürülmesinin onu darbe düzenlerinin karşısında iyice kahramanlaştırma ve isyanın güçlü bir sembolü haline getirme ihtimalinden korktular. İdam etmeye bir yol bulamadıkları Mursi’yi kendi ölümüyle ölmüş gibi herkesin gözü önünde önceden hazırladıkları bir sonucu alarak öldürdüler.
Ancak bu şekilde, göstere göstere öldürmüş olmaları korktuklarını başlarına fazlasıyla getirmiş oldu. Tıpkı Kaşıkçı cinayeti gibi. Mısır’da kendi cemaati veya partisine mensup insanların kahramanı olmaktan da öte bütün dünyada istibdada karşı her tür direnişin sembolü haline geldi Mursi.