Türkiye geçtiğimiz hafta zemini ve toplumsal tabanı yıllardır ilmek ilmek hazırlanmakta olan büyük bir operasyona Kayseri’den başlayarak maruz kaldı. Kayseri’de başlayan operasyonda üretilen görüntülerin Suriye’nin Kuzeyinde, Türkiye’nin kontrolü altında bulunan bölgelerde tam aksi bir provokasyonu harekete geçirmesi aslında olayın kaçınılmaz sonucu gibi görünebilir, ama Kayseri’deki olayın da kendiliğinden, kaçınılmaz bir sosyal patlama olduğu kabul edilirse…
Oysa Kayseri’deki olay kendiliğinden gelişmiş değil. Kayseri halkının yıllardır mustarip olduğu iddia edilen Suriyeli mültecilere karşı asla doğal bir tepkisi olarak ortaya çıkmış değil. Mutlaka Kayseri halkı içinde Suriyeli sığınmacıların varlığından rahatsız olan, onların bir an önce evlerine gitmesini isteyen bir kesim vardır. Mikrofon uzatıldığında eteklerinden bir sürü taş da dökülebilir, şu andaki işsizliğin de enflasyonun da toplumdaki bütün suçların da kadına karşı şiddetin artışının da yolsuzluğun da hastanelerdeki muhtemel hizmet aksamalarının da hepsinin sebebinin Suriyeli olduğunu bir çırpıda söyleyebilecek çok sayıda insan bulunabilir.
Ama bu insanların var olması Kayseri...