Üniversiteleşme oranı konusunda son yirmi yıldır Türkiye’de gerçekleşmiş olan rakamlar kalkınma yolunda önemli bir mesafenin kat edilmiş olduğunun en önemli göstergelerinden. Dünyada tarım sektöründen sanayi sektörüne, sanayi sektöründen hizmet sektörüne doğru gerçekleşen geçişler yeni bir sosyolojik tablo ortaya çıkarmaktadır.
Hizmet sektörü sanayisi hiç gelişmemiş toplumlarda, sanayiden daha fazla geliştiğinde sağlıklı göstergeler ortaya çıkarmaz tabii. Bu durumlarda hizmet sektörü aslında işsizlerin bir mülteci gibi sığındığı düşük kalitede bir sektör olarak gelişir ve gelişmişliğin değil geri kalmışlığın göstergesi olarak kaydedilir. Oysa sanayinin belli bir aşamayı geçtiği durumda hizmet sektörü yüksek kaliteli, eğitimli nüfusun istihdamını gerektiren, sanayinin zorunlu kıldığı bir sektör olarak büyür ve sanayi sektörünü de geçer. Hatta hizmet sektörü sanayi sektörünü geçtiği oranda gelişmişlik göstergesi kaydedilir.