Gazze’de işgalci İsrail’in 290 günü bulan katliamlarına ABD sınırsız desteğini vermeye devam ederken aynı anda Suriye’de güya bir terör örgütüne karşı bir başka terör örgütüne de aynı pervasızlıkla sınırsız desteğini vermeye devam ediyor. Üstelik verdiği bu destek NATO’da müttefiki olan, ittifakın en büyük ikinci ortağına karşı bir saldırganlık, bir düşmanlık da içeriyor olduğu halde bu desteğine devam ediyor. Bu açık tutarsızlık ve çelişki durumunu izah etme ihtiyacı bile hissetmiyor ABD. Kendini sorgulanamaz bir makamda görüyor. Suriye’de destek çoğunluğu Arap olan bölgelerde yıllardır PKK ve PYD’yi silahlandırarak kazandırdığı pozisyonla Kürt-merkezli yeni bir Baas rejimi tesis etmeye çalışıyor. “Kürt-merkezli” dediğime bakmayın, bu destekle Kürtleri herşeyden önce Kürt olmaktan çıkararak İsrail’in lejyoneri durumuna sokmuş oluyor.
Uluslararası hukuku işletecek bir otorite olsa, ABD’nin bu yaptığı açıkça teröre destek ve insanlık suçu olarak yargılanacak bir suç. Ama uluslararası ilişkilerde güçlü olanın faydalandığı bir tür ibahiye durumunun olduğu da trajik bir gerçektir. Bugün o gerçeğin en acı...