Yavuz Alogan Aydınlık Gazetesi

Askerler ve siviller

Asker sivil ilişkileri bütün ülkelerde ve tarihin bütün dönemlerinde gerilimli olmuştur. Çatışma ve savaş dönemlerinde bu gerilim daha da artar. Devletlerin sivil kurumlarında hataları telafi etmek, yeni yapılar...

06 Haziran 2017 | 74 okunma

Asker sivil ilişkileri bütün ülkelerde ve tarihin bütün dönemlerinde gerilimli olmuştur. Çatışma ve savaş dönemlerinde bu gerilim daha da artar. Devletlerin sivil kurumlarında hataları telafi etmek, yeni yapılar oluşturmak her zaman daha kolaydır. Zaman boldur, deneme-yanılma yöntemiyle doğruyu bulma imkânı vardır. Fakat emir komuta birliğine dayanan askeri yapılarda, özellikle savaş koşullarında  orduların hiyerarşisinde ve dengesinde oluşan bozulmaların bedeli çok ağır olur. Bu yüzden, savaş zamanlarında sivil yönetimlerin orduların iç işleyişine ve yapılarına  müdahale etmemesi, orduya doğrudan komuta etmeye kalkışmaması gerekir. Sivil hükümet, parlamentonun onayıyla  politik hedefleri elbette belirleyecektir;  ancak sivil hükümetin  askeri hiyerarşiyi bozması  yığınakta telafi edilmesi zor hatalara yol açar. Bir sonraki seçimlerde iktidarı  devretmeye hazır normal bir hükümet ordunun yapısını bozup onu kendine bağlamaya çalışmaz. Ancak 2023, 2053, hatta 2071 hedefleri olan, kendisini ebedi iktidara giden Kutlu Yürüyüş halinde gören bir siyasi iktidar böyle çılgınca işlere girişebilir.
Ordu hiyerarşisinin  oluşmasında kıdem ve liyakat esastır. Bu kuralı bozarak, askeri darbe paranoyasıyla ve mutlak hegemonya kurma arzusuyla ordunun içine sadece siyaseti değil tarikat ve cemaatleri de sokarsanız gireceğiniz her savaşta çok büyük zorluklarla karşılaşırsınız. Burada hamasetin, kahramanlık edebiyatının yeri yoktur. Bir sorun çıkmıştır, önce o sorunun çözülmesi gerekir. Modern ordular, eğitim kurumlarıyla, disiplin  kurallarıyla, kendi istihbarat ve  askeri yargı yapılarıyla, emir-komuta birliği içinde bir bütündür.  Bu bütünlük bozulmuşsa mutlaka askeri bir reformla düzeltilmesi, ordunun elinden alınan bütün imkânların aynen iadesi gerekir.
Askerliğini ordonat asteğmen olarak yapmış bir sivil olarak bu konuda ukalalık etmemin sebebi bir savaş cephesine komuta eden 13 subay ve astsubayın aynı helikopterde şehit olmasıdır. Böyle bir şey nasıl olabilir? O bölgede görev yapan helikopter pilotlarının savaş deneyimi, tecrübe ve maharetleri her zaman övgülere konu oldu. Bütün bir komuta kademesini taşıyan cephane yüklü bir helikopter enerji nakil hattına çarpar mı? Tv haberlerinde enerji kablosu sapasağlam gösterildi. Spiker “İşte

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
HDP sorunu 24 Ağustos 2019 | 1.589 Okunma HDP sorunu 24 Ağustos 2019 | 36 Okunma Müşterek harekât 17 Ağustos 2019 | 279 Okunma Diyanet’in tarikat cemaat raporu 10 Ağustos 2019 | 783 Okunma Yeni bir dünya 06 Ağustos 2019 | 258 Okunma