Bireylerde kafa karışıklığı normaldir. Benim kafam genelde karışıktır mesela. Bir karara varmadan önce konunun etrafında düşe kalka dolaşır, çelişkin parçaları teker teker çözümleyip ayıklayarak bir düşünce doğrultusu bulmaya çalışırım. Bu süreçte söylem, düşünceyi sıkıştırıp biçimlendirir, süzgeçten geçirir ve “son tahlilde” diyerek bir düzleme varır. Söyleminiz karar düzlemine ulaştığında, daha önce düşündüğünüz pek çok şeyi feda etmiş olursunuz. Feda etmezseniz hayatın sınayacağı bir karara varamazsınız. Fakat karara varmış olmanız kafa karışıklığının sona erdiği anlamına gelmez. Sadece size tutarlı gelen bir söyleme ulaştığınız anlamına gelir.
Siyasi partilerde de muhakeme biçimi buna benzer. Kafa karışıklığı normaldir. Çok sayıda insan belirli bir konuda sesli düşünerek bir sorunu irdeler ve karara varmayı amaçlar; partinin geçmişinden gelen çizgiyi, mevcut koşullarda ortaya çıkan özgün sorunu çözerek ilerletmeye çalışır. Topluca kafa karışıklığı yaşayan partiler de tıpkı bireyler gibi farklı görüşleri biçimlendirip elekten geçirirler ve “son tahlilde” diyerek lafa başlayabilecekleri bir düzleme varırlar.