Sadrazamlığa gelir gelmez kırık-dökük Osmanlı Donanmasını yenilemeye karar veriyor. Çünkü dünyada kadırgalar devri kapanmış, “kalyon” devri başlamıştır. Kadırgaya göre oldukça büyük olan yelkenli kalyonlar sayesinde deniz üstünlüğü Avrupalı devletlerin eline geçmek üzeredir.
Sadrazam, bu gelişmenin dışında kalmak istemediği için, Bahçekapı Tersanesi’ne, büyük bir kalyon inşa edilmesini emrediyor. Fakat hazinede yeterli para yoktur.
Bilirsiniz, böyle durumlarda, zaten zar-zor geçinen halkın üç kuruşuna göz dikilir. Yine öyle oluyor: Hazineden maaş alan dul, yetim, ulema, şeyh, derviş ve Nakib’ül eşrafın (Peygamber Efendimiz’in soyundan gelenler) 1651 senesi ödeneklerinin kesilip kalyon inşasında kullanılmasına karar veriliyor.