Her “kadim” (ezeli-eski) devlet, kendi özelliklerine uygun bir eğitim modeli geliştirir. “Nevzuhur” (mazisiz) olanlar ise, başka devletleri taklit ederler.
Biz “kadim” bir devlet olmamıza rağmen, “geçmişi red” ve “geçmişi inkâr” dayatmasının etkisiyle, başta eğitim sistemi olmak üzere her konuda sürekli olarak Batı’yı taklit ettik.
Denemediğimiz “Batılı eğitim modeli” kalmadı…
Hâlbuki Selçuklu-Osmanlı terkibinin, yönetim biçiminden orduya, mali sistemden eğitim sistemine kadar, her alanda kendine özgü bir kurumsallaşmaya gitmişti: Özellikle eğitim ve kültür konusunda onlardan ilham alabilirdik…
Değişen şartlara ve ihtiyaçlara göre yeniden tanzim edip, en azından “insan yetiştirme mantığı”nı hayata geçirebilirdik…