Gazeteciliğe başladığım yıllarda (1971 ortaları) çalıştığım gazetede sadece birkaç daktilo vardı. Tek fotoğraf makinesi de tek muhabirin tekelindeydi. Röportaja giderken elime tutuşturdukları Rus malı eski bir fotoğraf makinesi ile 36 fotoğraf çekip ikisi-üçü sağlam çıkarsa şükrederdim.
Zaman içinde daktilom da fotoğraf makinem de oldu. Elle yazmaktan mekanik daktiloya, sonra elektrikli daktiloya, derken bilgisayara geçtim. El yazısından daktiloya geçişte yaşadığımdan bin beter bir zorluğu bilgisayara geçişte yaşadım.