Osmanlı Devleti, kuruluş aşamasından itibaren adalet ve hukuka sarıldı; bu kavramları baş tacı edip hayata geçirdi…
Bu yüzden de gelişti, zenginleşti, güçlendi…
Adaletle dengelenmeyen güç hızla zulme kayar: Osmanlı, gücünü adaletle dengelediği için hiçbir döneminde sistematik zulme kaymadı.
Zaman zaman elbette hukuk dışına çıkan yöneticiler de olmuştur, ancak bu çok nadirdir. Genel olarak Osmanlı yönetimi, hukukun üstünlüğü prensibine sadık, adalete içtenlikle bağlı bir yönetimdi. Tüm asırlara hakim olan ruh, bir hadis-i şerifte buyurulan ruhtur: “Bir saat adaletle hükmetmek, altmış sene nafile ibadetten daha hayırlıdır.”
Hz. Ömer işte buna dayanarak, “Adalet mülkün temelidir” demiş, bunlara dayanan Şeyh Edebali (Osman Gazi’nin maneviyat önderi ve kaimpederi) ise “Her şey insan için” idrakini öne çıkaran veciz prensibini devletin temel taşı yapmıştır: “Oğul Osman, insanı yaşat ki, devlet yaşasın!”