Sonuçta başımıza “kral” seçmedik, altı üstü yerel seçim yaptık, belediye başkanları ile meclis üyelerini seçtik…
Aslında bu kadar vaveylaya gerek yoktu, ama gürültü çıkarmayı seven bir milletiz: Hak ettiğinden fazla önemsedik. Belediye Başkanı değil, “imparator” seçiyormuşuz gibi bir havaya girdik…
Sanki kaybeden kaybolacak, yok olacaktı!
Bu havada birbirimizi üzdük, kırdık, döktük!
Nihayet seçim bitti. Ama biz her zamanki heyecanlı ve kabullenemez halimizle aynı havayı iki hafta daha sürdürdük (Kıyamete kadar sürecek gibi de duruyor).