Geceyi Kasr-ı Nehroz'da geçirdik. Eski kilise...
Sonra konak olmuş... Şimdi ise otel.
Güne, nabız tutarak başlamak istedik.
İsmail Öztaş... İstanbul-Suadiye'de lokantası var... Doğduğu
yeri ziyarete gelmiş... Dedi ki:
- Midyat'ın nabzı, çarşıda atar... Kuyumcu...
Telkârici... Hediyelik eşya... Süryani şarabı
satan... Esnaf... Orada.
Öyleyse... Haydi çarşıya.
'Çok şükür'
Kuyumcular Çarşısı... Kim, ne söyledi? Dinleyelim:
Mahmut Aykat... Kuyumcu... Altın... Gümüş... Telkâri:
- Gelen-giden çok... İşler açılıyor... Allah, belediye
başkanımızdan razı olsun... Esnafa sahip çıkıyor.
Kerim Aksay... Mest Gold Kuyumculuk:
- Bugünümüze çok şükür... Gündemde siyaset yok... En
büyük parti, ekonomi... Dünyada kriz var... Biz,
hasarsız atlatmaya çalışıyoruz.
Garip Altınışık... Altınışık Kozmetik:
- Turizm çok önemli... Çok şükür... Aç, açıkta
değiliz.
Telkâri heykeli
Çarşıda, işyeri almak isterseniz...
Fiyatlar, 5 milyon liradan başlıyor... 8 milyona kadar
çıkıyor.
Yüzük... Gerdanlık... Küpe... Çeşit zengin.
Müşteri, eskiden 2 metre zincir alıyormuş... Şimdi yarım
metre... 75 santim... 1 metre.
Belediye kararı... Meydana telkâri işleyen usta
heykeli dikilecek... Telkârinin 3 bin
yıllık geçmişi var... Coğrafi işaret belgesi de
aldı.