FETÖ'nün darbe senaryosunu yazdığı kitabı ortaya çıkarınca istihbaratçılarımız uyanmış. Çeşitli mahfillerden arayıp, kitabın adını sordular. Devletimize her şeye rağmen güveniyoruz. Vesayet altındaki hukuka saygımız devam ediyor. "Yazarın adı Hakan Buğra Konuralp, kitabın adı Rövanş..." diye verdim. 10 dakika sonra internetten bulduk diye teşekkür ettiler. Ertesi günü yazıları okuyan Odtv "Yok Artık!" manşeti ile haber yaptı. Sevgili Barış Terkoğlu'da arayıp kitabın adını sordu. "Sizin Odakitap'da var" diyerek ismini verdim ve yayınladılar.İlk yazıda belirttiğim gibi bu senaryoyu "politik kurgu-roman" gibi okumamak lazım. Şüpheci dedektif mantığı ve istihbarat uzmanı gözüyle incelemek gerekir. Hani bir ara internette "Fuat Avni" vardı. "Bu kadar gizli bilgi nereden alıyor?" diye tartışıldı. Bir çok isim ortaya atıldı. Fuat Avni'nin bir kişi değil çeşitli kurumların önemli yerlerinde görev yapan personel olduğu ortaya çıktı. İddia ediyorum. Rövanş'ı yazan Hakan Buğra Konuralp müstear isim. Ve bir kişi değil. Fikri uçuşmaların yapıldığı "Abant konsülü"nü hatırlayınız. Yeniçağ'da 8 Aralık 2011'de "Abant'taki Darbe Senaryosu" başlıklı yazımda Alper Görmüş'ün 29 Kasım 2011 tarihli Taraf gazetesindeki yazıyı faş etmiştim. Ne yazmış Alper Görmüş: "2004'deki Abant Toplantısında Askeri vesayet nasıl kırılır? sorusuna cevap aranıyordu. Toplantının "radikal demokrat" atmosferi hepimizi etkilemişti, hepimiz biraz uçtuk. Aramızdan biri; belki de askeri vesayeti ortadan kaldırmanın yegane yolunun başarısız kalmış bir askeri darbe girişiminin ardından eski ve yeni darbecilerin derdest edilip yargılanmaları olduğunu savundu. Bunun gibi bir sürü fikir, temenni, öneri birbiriyle çarpıştı,"O günkü meşhur toplantıda bir dönemin Adalet Bakanı