İflas erteleme isteyen şirket sayısı artmış. Turist sayısı azalınca pek çok otel halen kapalıymış. Esnaf turist duasına çıkmış. Karşılıksız çıkan çek sayısı artmış. (Tekrar hapis cezası gündeme gelmesi boşuna değil.) Özel sektörün döviz borçları nedeniyle (bilançolarına olumsuz yansıyan kur farkları nedeniyle) kârlılıkları düşmüş. Özkaynaklarının aktiflere oranı azalmış. Finansman giderleri artmış. Bankaların sermaye yeterlilik rasyoları düşmüş. Yeni kredi verecek nitelikte bir sermaye artışı olmadığından yakınıyorlarmış...
Alt alta yaz oku. Devleti yönetenlerin ise keyfi yerinde. Çünkü bu ülkede sorun özel sektörde, kamuda değil. Baksanıza bütçe mayıs ayında 3.7 milyar TL fazla vermiş. Faiz dışı fazla 8.7 milyar TL olmuş. Yılın ilk üç ayına baktığınızda rakamlar da harika gözüküyor.
Devlet bütçesini kontrol ettikleri ve mali disiplin uyguladıkları için kimseyi eleştiremem. Ancak artık biraz gevşek bütçe dönemi başlasa hiç fena olmayacak. Çünkü özel sektör küçüldükçe küçülüyor, daraldıkça daralıyor. En azından vergi yüklerinin düşürülmesi, vergi ödemelerinin vadeye bağlanması gerekiyor. Bu önerime şaşırmayın. Kamu maliyesindeki iyileşme özel sektör ile paralellik arz etmiyorsa bu iş eninde sonunda kamuya patlar. O yüzden yatırım iklimini artıracak nitelikte bir gevşeme isteme hakkına sahibiz diye düşünüyorum.