Kayıtdışı çalışan sayısı yüzde 31.7... Devletin istatistik kurumu TÜİK’in rakamı bu... Yani 25 milyon 556 bin çalışanın 8 milyonu kayıtdışı çalıştırılıyor. Emekli maaşları üzerinden süren vaat ve eleştirileri hatırlayın. Erken emeklilik gerçeğini göz önünde tutun.
Şimdi soralım: 8 milyon kişinin 5 milyonu kayıt altında olsaydı ne olurdu? Çünkü kayıtdışı çalışmayı sıfıra indirmek mümkün değil.
Hepsinin asgari ücretle çalıştığını varsayalım. Bir asgari ücretlinin çalıştırana maliyeti bin 475 TL. Yaklaşık 400 TL’si SGK primine kesiliyor. İşçi ve işveren primi olarak. Şu anda SGK’nın bu çalışanlardan alamadığı toplam aylık prim 2 milyar TL. Yıllık 24 milyar TL. Yani siyasetçilerin “2 maaş vereceğiz” sözlerine kalmadan emeklinin maaşlarına yüzde 20 zam yapmak mümkündü...
Türkiye’nin temel sorunlarından biri kayıtdışılık. Bu mücadeleyi, vergi yükünü artırmadan kazanan iktidar, Türkiye’nin önünü açan iktidardır.
Ayrıca 8 milyon çalışanın aylık gelirinin 400 dolar olduğunu düşünün... Yıllık 38 milyar dolarlık bir gelir GSYH’de gözükmüyor. Türk ekonomisinin büyüklüğü, resmi rakamlara göre 800 milyar dolar civarında. Bana sorarsanız 1 trilyon doları zaten geçtik. Tüm fakirlerine, ekonomik kriz ataklarına, daralmalara rağmen bu ülkenin ayakta kalmasının arkasında hesaplanamayan, vergilendirilmeyen kayıtdışı ekonomik faaliyetler var. Bu faaliyetlerin kayıt altına alınması halinde bu ülkenin emeklisi de memuru da çalışanı da daha fazla nasiplenecek.