Türk ekonomisine ilişkin rapor hazırlayan reyting kuruluşlarının haklı çıkmasından nefret ediyorum. Bizi bizden daha iyi tanımalarının nedeni, Türkiye’ye bakışlarındaki soğukkanlılık mı, objektif olmaları mı? Fikrim var, ama önemli değil. Bu kuruluşların Türkiye’ye not vermesinin önemi açık. İster beğenin ister beğenmeyin, Türkiye’ye girecek yabancı sermayenin tutumunu belirliyor. Eğer her yıl bu ülkenin 50-60 milyar dolar dış kaynak ihtiyacı olmasa,“Ne derlerse desinler” diyebilirdik. Ama ne dedikleri ve beklenti raporları, bizi yakından ilgilendiriyor.
Hatırlayın, birkaç yıl önce Fitch adlı kuruluş, olumlu raporunda çözüm sürecine vurgu yapıyordu. Türkiye’de oluşan pembe tabloya destek veriyordu. O dönem herkesin alkışladığı bir değerlendirmeydi. Sonra can sıkan bir rapor yayınladı ve dedi ki: “Türkiye’nin politika tutarlılığı ve öngörülebilirliği şu an halihazırda kendi not grubundaki ülkelere göre zayıf.”
Hatırlayın, adamlara demediğimizi bırakmadık. Cumhurbaşkanı, başbakan düzeyinde ağır eleştiriler yönelttik. Sizce haksızlar mıymış?
Şimdi Fitch veya diğerlerinin “Türkiye’de çözüm süreci bitti. Jeopolitik riskler görünür ve Türkiye’yi etkiler hale geldi” demesini yadırgar mısınız? Sizi bilmem. İsterseniz, “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” demeye devam edebilirsiniz. En azından ben, “Valla adamlar haklı. Ekonomiden değil ama siyasi gelişmelerden dayak yemek üzereyiz” diyeceğim.