Kadir Has Üniversitesi’nin her yıl gerçekleştirdiği Türkiye
Sosyal ve Siyasal Eğilimler Araştırması’nı merakla
bekleyenlerdenim. Prof. Dr. Mustafa Aydın
koordinatörlüğündeki araştırmayı bu yıl 8 değerli akademisyen, 26
ilde bin kişilik bir örneklem üzerinde yapmış, sonuçları da halkın
tercihlerini anlamamıza yardımcı oluyor, hele yerel seçimlere iki
ay kalmışken! Araştırmanın iktidardan hoşnutsuzluğun arttığını
gösteren çarpıcı sonuçları perşembe günü Cumhuriyet’in manşetinde
ve Orhan Bursalı’nın yazısında
yer aldı ama bu kapsamlı raporun içinde konuşulacak daha çok şey
var. Mesela seçim sonuçlarını anlamamıza yardım edecek çarpıcı bir
soru: “Türk halkı kendini siyasi yelpazede nasıl konumlandırıyor?”
Kendini “Dindar” olarak niteleyenlerin oranı 2015’ten bu yana bir
misli artmış, yüzde 15’ten yüzde 30’a çıkmış desem hem AKP’nin
oyunu, hem dindar seçmen yaratma başarısını idrak eder miyiz?
Milliyetçiler ise aynı kalmış, yüzde 20’lerde. Cumhuriyetçi
Kemalistler 2015’te yüzde 25’lerdeyken yüzde 21’e inmiş. Ama sosyal
demokratım diyenler sadece yüzde 6! CHP niye oyunu artıramıyor
anladık mı? Dindarlık artarken muhafazakârlığın düşmesi ise
manidar, demek ki halkımız ikisini eşdeğer görmüyor. Ulusalcılar ve
sosyalistler yüzde 2’ler arasında yerlerde sürünüyor,
Perinçek boşuna uğraşıyor! Etnik olarak
sorulduğunda kendini Türk olarak tanımlayanların yüzde 85’te olması
tamam da Kürtlerin yüzde 10’da kalmasına ne diyelim? Ve Aleviyim
diyenlerin yüzde 2.2’de durmasına? Hayır, hemen araştırmanın
geçerliliğini tartışmayın, çünkü “24 Haziran’da kime oy verdiniz?”
sorusunun yanıtları ile seçim sonuçları bu kadar kesişebilir,
aradaki 1-2 puanlık fark da o “seçim sonucunu değiştirmez”
dedikleri katakulliler olsa gerek! Yani araştırma tamamen
güvenilir. Dindar ve otoriter Türkiye