Türkiye ile AB arasında bir anlaşma imzalandı ve arkasından net olarak cevaplanması gereken bir çok da soru ortaya atıldı. İmza sonrası başta İtalyan Başbakanı ve birçok AB kaynaklı “yetkilinin” açıklamaları daha şimdiden AB’nin tek amacının “Türkiye’ye gönderebildiğimiz kadar adam gönderelim, vize serbestisi zaten hayal” tadında... Bekleyip, göreceğiz ve konuyu takip edip sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz... Bu noktada toplantının yapıldığı gün Çanakkale’de konuşan Sayın Cumhurbaşkanımızın tarihe düştüğü notlara, tam tabiriyle “AB için tanımladığı ÇANAKKALE KRİTERLERİNE” değinmek istiyorum... Aşağıda bazı cümleleri aynen alıntılıyor ve aktarıyorum; 1-“Terör örgütlerinin maşa olarak kullandıkları, rahmetli Cengiz Aytmatov’dan ilham alarak ‘mankurt’ olarak nitelendirdiğim bu aşağılık varlıkların, hainlikleri karşısında öfkeye kapılmamak mümkün değil. Bölgede faaliyet gösteren ne kadar terör örgütü varsa hepsi Türkiye’ye karşı birleşti. Başta Batı ülkeleri olmak üzere pek çok devlet bu örgütler karşısında ilkeli bir tavır ortaya koyamadı”... 2-“Belçika Brüksel’de bugün toplantı var. Toplantının yapıldığı binanın hemen arkasında, bölücü terör örgütü PKK’yı “terör örgütü” ilan eden AB’nin tüm ülkeleri, onların paçavrasını dalgalandırmak suretiyle çadır kurmalarına izin verebiliyor. Bunlar dürüst değil. Bugün bayrağı indirmişler, posterleri kaldırmışlar, kimi aldatıyorsunuz. Dürüst olun. Bunun adı teröre teslim olmaktır. İşte Ankara’da patlayan bombanın, şehrin göbeğinde terör örgütü yandaşlarına şov yapma imkanının sağlandığı Brüksel’de veya Avrupa’nın herhangi bir şehrinde patlamaması için hiçbir sebep yok. Bu açık gerçeğe rağmen Avrupa ülkelerinin hala aymazlık içinde hareket ediyor olmaları, mayın tarlasında dans etmek gibidir. Ne zaman mayına basacağınızı asla bilemezsiniz. Ama bunun kaçınılmaz bir son olduğu ortada”...