Sayın Cumhurbaşkanımız, Cumartesi günü yaptığı konuşmada “KAMU BANKALARI DAHİL FAİZ DÜŞÜRÜLMELİ” açıklamasını yaptı… Çok önemli bir vurguydu ve bana göre kamu bankalarının “öncü olması” gerektiğinin altı çiziliyordu… Evet, kamu bankaları “toplarken de, kredilendirirken de” faizi aşağı çekerek piyasaya yön verebilirler…
Sevgili dostlarım, yıllar önce “Arap Ligi” konuşmasında “faiz-enflasyon” döngüsüne yaptığı açık vurgudan bugüne Sayın Cumhurbaşkanımız FAİZ DİNAMİKLERİ hakkındaki görüşlerini net olarak ortaya koydu ve tamamında HAKLI ÇIKTI… Bugün Türkiye için, “faizin en büyük engellerimizden” biri olduğu ÇOK NET VE ANLAŞILABİLİR…
Bu noktadan başlar ve dünya geneline bakarsak; Yeni Dünya Düzeni içinde saldırıların “finansal-entellektüel” tabanlı olması ve yaygınlaşması, Türkiye’nin acil bir “finansal karşı saldırı ve korunma” gücünü zorunlu hale getiriyor…
Bu amaçla yeni bir KONSEPT’e daha açık şekliyle VARLIK YÖNETİMİ MODELİ’ne geçmemiz elzem bir durum haline geldi…
Peki ne yapabiliriz?
“Ne yapabiliriz” sorusuna cevabımı daha önceki yazılarımda defalarca paylaştım, paylaşmaya da devam edeceğim…
Bugün sadece şu detay ile bitiriyorum; Türkiye gibi IMF’den kurtulan Malezya benzeri ülkelerin uyguladığı DEVLET VARLIK YÖNETİMİ modeli başta olmak üzere, DEVLET’in varlıklarını HALK ile paylaştığı bir model kurgulanıyor. Bu model daha da geliştirilmeli ve özellikle KAMU BANKALARI’nın da Piyasa’da “aktif regülatör” olduğu bir denklemde “piyasa manipülatör ve spekülatörlere” 1 dakika bile bırakılmadan SİSTEM oluşturulmalı… YAPACAK ÇOK İŞ VAR, ÖZELLİKLE FAİZ DÜŞÜRME SÜRECİNDE KAMU BANKALARININ “ÖNE DÜŞMESİNDEN” BAŞLAYARAK OLUŞUMA DEVAM EDELİM…