YERLEŞİK DÜZEN’i, menfaatlerini ve kirli yapılanmalarını korumaya çalışanlar ve tetikçilerinin nakaratları da hep aynı; şunu yapmazsanız kötü olur, bunu yaparsanız daha kötü olur, X olmazsa böyle olur, Z olmazsa şöyle olur, böyle yaparsanız sonucuna katlanırsınız... Şu koalisyon, bu koalisyon... Şu anlaşma, bu anlaşma... Şu madde, bu madde...
Sevgili dostlar, başta “paramız olduğu için ülkeyi de biz yönetiriz” derneği başta olmak üzere, her “dönemeçte” bu tehditler ortalığa dökülüyor... Gazetelere açıklamalar yapılıyor, “istekler” haber değeri varmışçasına “kabul ettirilmeye” çalışılıyor...
Durum aslında onyıllardır değişmiyor... Hep aynı tehdit, hep aynı şantaj... Tehdit, şantaj ve sadece 1980-2002 arasında 5000 gerçek ve tüzel kişinin cebine inen 1,5 trilyon dolar... 1946-2003 arasında 2,5 trilyon dolar...
Bugün neden çıldırıyorlar? Tehdit, şantaj ve yaptırım mekanizmaları çalışmıyor da ondan... BİTTİLER, BİTİYORLAR... Kendilerini “vezir” sanıyorlardı, REZİL oldular...
Sevgili dostlar, Sayın Erdoğan’ın iktidara geldiği ilk günden bugüne verdiği mücadele sonucu bu topraklara yaptığı en büyük katkılardan biri de ekonomi alanında gerçekleşti... Kapana kısılan “ekonomik dinamikleri” kırdığı kapandan kurtulma yoluna soktu ve 2008 döneminde “IMF ile anlaşmayarak 1839’da giydirilen dar elbiseyi yırttı... 2008’den beri bu toprakların gerçek sahipleri kendilerine YENİ BİR ELBİSE dikiyorlar ve 2023 hedefleri yolunda ilerliyorlar... Cumhuriyet tarihinin ve hatta son 200 yılın atılan en önemli adımıydı 2008’den sonra YOLA KENDİ bildiğimiz gibi devam etmek... Sonuç ortada; o günlerde 22-25 bandında olan faiz 4,61’e kadar gerilerken tarihimizin “en noktalarını” test ettik...